15 Temmuz 2013 Pazartesi

Sezon Ortası Karalamaları

Tarihin en absürt sezonunda sezonun orta noktasına yeni geldik. Macaristan'da 35. tur biterken sezonu yarılamış olacağız. Sezonun yarısı bitti ama kimse ne olup bittiğinin farkında değil. Kim niye hızlı, kim niye yavaş, eski lastikler kime yarıyordu, Pirelli lastikleri değiştirdi mi, yeni lastikler ne olacak.. Sadece Pirelli de değil sezonu absürt yapan, 2013 sezonu takvim açısından da bir garip. Üç hafta bekliyorsunuz, sonra üst üste iki yarış sonra tekrar üç hafta. Bunun sebebi tam anlamıyla lojistik de değil, takvimdeki pistler son yıllarda hemen hemen aynı, en fazla bir iki değişiklik oluyor. En somut örneğinden, 2013'de sadece 2012'den farklı olarak Valencia Gp yok. Bu yılın tek iyi tarafı sezon arasının 5 hafta değil 4 hafta olması. Sanki New Jersey'in takvimde olmaması her şeyi mahvetmiş gibi.

2009'da değiştirilen kurallardan ağzı yanan takımlar, hele de o yılın Red Bull'un uzun yıllar sürecek hegemonyasını temelinin atılacağını bilselerdi acaba 2008 sezonunda bu kadar uğraşırlar mıydı bilinmez. 2014 öncesinde ise herkes planlamasını yapmış durumda. Şampiyonluğa oynayan takımlar da. Yine de tamamiyle 2014'e odaklanmak başka iş. Sürücüleri şampiyonluğa oynayan Red Bull, Lotus ve Ferrari 2013 sezonunu bırakmadı. Mercedes ise önce İspanya'dan sonra tamamen 2014 denmişti, sonrasında artan performansla takım bütçesinin 145 USD'den 190'a çıktığını duyduk. Şu an için tamamen 2014'e odaklanan tek büyük takım McLaren. Öndeki üçlünün diğer takımları dert etmesine gerek yok, çünkü onlar motor parası bulmak için uğraşıyorlar. 2013 sezonunun nasıl şekilleneceği 2014'ü de derinden etkileyecek. Yine de 2009 gibi bir sezon beklemek seyircileri hayal kırıklığına uğratabilir. 2014'de Red Bull veya Brawn GP'nin yaptığı gibi bir araç çıkmayacağı varsayımıyla 2013 sezonu 2014'ü direkt etkileyebilir. En azından değişikliklerin Williams'a yarayacağını umut edelim. Gelecek sezonki önemli değişikliklere bakacağız bir ara.



Macaristan için seçilen sert değil aşırı sert lastiklerden sonra Pirelli yumuşama yapsa da lastikler hala yeterli değil. Eğer bu yarışta Vettel yine farkı açarsa Pirelli biraz daha cesur davranabilir sezonun ikinci yarısında. Gerçi onların da elleri kolları bağlı. Yaşadıkları sorun Michelin'in neden olduğundan çok daha fazla işte ama..şartlar. Pirelli'nin garip lastikleri Silverstone'da beklenilen eğlenceyi vermese de Almanya'da yüzleri biraz olsun güldürdü. Nürburgring Silverstone kadar olmasa da lastikleri zorlayan bir pist. Geçen pazar gördük ki bazen pistin karakteristiğinden çok sıcaklık daha fazla etki edebiliyor lastiklere. Sıcak hava da özellikle Lotus'a yarıyor.

Ferrari'nin sertle başlamasından biraz kafa karıştırsa da Alonso yeterli hızımız yok diye konuştu. Sıcak havadan etkilenen ise yine Mercedes oldu. Diğer yandan lastikleri iyi saklayan Force India garip şekilde yavaştı. Force India'nın bu tür havalarda geçen seneki Sauber etkisi yapması gerekir, az da olsa. Kanada ve İngiltere'de daha serin havalarda lastikleri diğerleri kadar iyi çalıştıramayan McLaren sıcak havada kendine geliyor. Bu seneki en iyi sonuçları Bahreyn, İspanya ve Almanya'da aldılar, sanırım tesadüf değil. Pirelli gerçekten bütün ezberleri bozuyor, seyirci olarak gördüğümüz kadarıyla Force India gibi takımların asıl bu tür havalarda kendini belli etmesi lazım ya neyse.

Paul Di Resta

Biraz daha kafa karıştırıcı konu ise ; gelişim. Mercedes'in nasıl olur da bu derece hızlı olduğu, arkasındaki üçlünün gelişim hızı veya McLaren'in gelişip gelişmediği. Özellikle Mercedes'in hızının kaynağı, bir tane güzel bir yazı bulamadım bu konuyla ilgili, herkes lastiklere boğulmuş durumda. 2013 aracı ile yapılan testten hafif ceza ile yırtmaları, üç senenin ardından gelen üstelik kuralların pek değişmediği sezonda birden net şekilde en hızlı araca sahip olmaları ister istemez komplo teorileri uydurmaya uygun bir ortam oluşturuyor. Aslında demek istediğim, Formula 1 ve Fia'nın Mercedes'i kaybetme lüksü yok. Çünkü griler Ferrari'yi özel konumundan dolayı saymazsak griddeki tek üretici takım. Akla ister istemez 2008 sezonunun ikinci yarısında hızlanan Renault'a karşı Fia'nın bazı şeyleri görmezden geldiği dedikoduları geliyor. Tabii bu görüşün dayandığı hiçbir somut delil yok fakat yıllar sonra birileri bunu ima eden açıklama yapsa bile F1'i yakından takip edenler şaşırmayacaktır.

Sezon içi gelişime gelirsek; Mercedes sene başındaki farkını genel olarak koruyor, McLaren ise bir türlü beklenilen adımı atamadı. Son iki yarışa baktığımızda mesela, İngiltere'de sene başında neredeyse 1 sn'ye yakın fark yediği Lotus ve Ferrari'nin dibindeydi, Almanya'da işler tersine döndü veya normale. Dediğimiz gibi garip bir sezon yaşıyoruz. Son yarışlarda artan performansıyla Toro Rosso da dikkat çekmeye başladı. Özellikle Ricciardo. Avustralyalı oldukça şanssız, Vergne Kanada'da grid pozisyonunu yarıştaki şartların da yardımıyla korumaya başarırken Ricciardo aynı derecede şanslı değil. Son yarışlarda hem Toro Rosso hem de Force India yarış hızında yeterli değil. Açıkçası artık yarışlardan önce ne olacağını tahmin etmek çok daha zor, yarışın ilk 5-10 turu kimin lastikleri iyi kullandığı belli oluyor, ona göre tahminlerde bulunuyorsunuz.

Roman Grosjean

Yarın başlayacak sezon içi testler ve pit yolundaki hız limiti şampiyonayı derinden etkilemese de yansımaları olacaktır. Hız limiti çok önemli değil gibi görünse de Lotus, Button ve Hulkenberg gibi bir az pit yapmaya çalışan pilotlara pit yolunun uzunluğuna bağlı olarak 3 sn civarında bir süre kazandırabilir. Aslında şu anki şartlar en çok Vettel'i işaret etse de Lotus için de fena değil durumlar. Özellikle tek turda Ferrari'nin biraz daha önüne geçmişler gibi, Kimi'nin şampiyonluğu için Grosjean'dan daha iyi kullanmaları lazım. Almanya'da Grosjean'a yarış kazandırmak yerine Vettel'i durdurmaları öncelik olmalıydı. Macaristan için Mercedes ve RBR'nin ilk iki cebi kapmaları zor olmayacaktır. Geçen sene de gördük, Hungaroring'de geçiş zor. Vettel Alonso'dan 34, Raikkonen'den 41 puan önde, farklar 40 ve 50 puan olabilir yarış sonunda. Umalım ki sezonun heyecanı erkenden bitmez, çünkü bu 2014'ün heyecanını da etkileyebilir. Heyecanlı sezonlara..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder