30 Temmuz 2013 Salı

Macera Dolu Hungaroring - Macaristan GP 2013

Neden macera dolu Hungaroring ? Neden Hungaroring'i bu kadar sevmeye başladım. Eskiden burun kıvırdığım Silverstone falan neden göz bebeğim oldu. Tabii o zaman küçüktüm, Avrupa yarışlarını genelde sevmezdim, insanın çok olan şeye talebi harbiden az oluyormuş. Yıllar geçtikçe Avrupa yarışları bir bir takvimden düşerken, Asya ve Ortadoğu'dan yarışlar takvime girmeye başladı. Zaman değişti, Bernie değişmedi. Hatta Formula 1'de her şey değişti, Bernie değişmedi. Ve işler öyle bir hale geldi ki ben Macaristan'da yarış var diye sevinir oldum.

Peki Macaristan neden daha güzel görünmeye başladı gözüme ? Şöyle ki artık pist üzerinde rakibinizden daha temiz lastiğiniz varsa, DRS ile beraber öndekinin size direnme şansı kalmıyor. Macaristan hem bol virajları hem de dar yapısıyla geçişe hiç izin vermiyor. Hatta bunun sebebi daha çok pistin dar yapısıyla ilgili olabilir. Hungaroring aynı virajları ile çok daha geniş bir piste sahip olsa geç frenlemeyle herhangi bir virajı içeriden alarak öndeki rakibinizi geçebilirdiniz. Önümüzdeki yarış Spa mesela, neredeyse üç sektörü de geçişe elverişli kocaman kocaman asfaltıyla. Neyse, demem o ki Formula 1'in farklı pazarlama açılma gayretleri ve spora getirilen yeniliklerle beraber tam bir soğuk savaş mimarisini andıran Hungaroring takvimin en değişik karakterli pisti oluverdi. Pitten çıkışta trafiğe takılmamak neredeyse Monaco kadar önemli oluverdi, bu da takvimdeki diğer pistlerden farklı bir yarışa ortam sağlıyor. Pistin sözleşmesi de 2022'ye kadar uzatıldı. Bu arada Allah aşkına her Macaristan yarışında Serhan Acar'a şu pistle ilgili sorular sormayı bırakım, sevmeye bakalım.



3 haftalık aradan sonra geldiğimiz Macaristan'da etkili bir kalabalık vardı, sevmemin nedenlerinden biri de bu. Pirelli'nin kararını değiştirerek yumuşattığı lastikler harbiden işe yaradı. Aslında Hungaroring lastikleri zorlayan bir pist değil. Eğer lastikleri biraz daha zorlayan bir pist olsaydı 4 piti görebilirdik. Hem hızlı virajların çok olduğu hem de sıcaklığın yüksek olduğunda ortaya Barcelona 2013 çıkıyor. Macaristan'da ikisinden biri olmamasına rağmen aşınma oldukça yüksekti. Silverstone'da ise sıcaklık yoktu, Nürburgring'de ikisinden de biraz biraz vardı. Hava sıcaklığının 30'u, pist sıcaklığının 50'yi geçtiği yarışta herkes pistin yapısından dolayı cumartesiyi düşünürken Mercedes pazar gününü düşünüyordu. Biraz da bu yüzden pol için umutları çok yoktu ama yok da değildi. Sonuçta elinizde Hamilton varken her zaman polü düşünebiliriz, eğer Vettel'in altında RB6 veya 7 yoksa.

Antrenmanlarda oldukça iyi gözüken Ferrari aslında pek öyle değilmiş. Grosjean Almanya'da aldığı moralle hafta sonu boyunca oldukça iyi gözüktü, sıralamalardan sonra yarışın gizli favorisiydi, sahi Grosjean hala yarış kazanamadı. Pol mücadelesi yine Red Bull ve Mercedes arasında geçti. Biraz da Grosjean. Cumadan itibaren gözüken diğer nokta da McLaren'in gelişmesi idi. İlk dört takımın arkasından bu sefer gerçekten beşinciydiler. Button her ne kadar Q3'e kalamasa da McLaren Force India ve Toro Rosso'lardan kurtulmuş gözüküyor. Force India ise kaybettiği puanlara çok ağlayacak gibi, beşinciliğin kaybedilmesi yüksek olası görünüyor. Ricciardo ise yine Q3'e kalarak göz doldurdu, acaba bu adamdaki yetenek Vettel'in tek tur yeteneği kadar var mı, onu düşünmeye başladım. Ricciardo harbiden iyi mahsul, sonu Algersuari veya Buemi gibi olmamalı. Cumartesi günü diğer göze çarpanlar ; Perez'in Button'ı da geçerek Q3'e kalması ve Webber'deki bitmek bilmeyen kers problemi oldu.

loosewheelnut'dan.


Pazar günü çoğunluk Mercedes'lerin bu sıcakta lastiklerini koruyamayacağını düşünüyordu. Start sonrası dizilime göre Vettel ve Grosjean'ın, hatta genelde iyi kalkan Ferrari'siyle Alonso'nun favori olduğu söyleniyordu. Startta ilk üç değişmese de Massa ile temas yaşayan Rosberg 12.'liğe kadar düştü ve ilk tur sonunda Ham-Vet-Gro-Alo-Mas-Rai-Web-But-Ric-Per sıralaması oluştu. Öndeki üçlü tempoyu belirlerken Ferrari özellikle ilk stintte geride kaldı. Anlaşılan o ki Ferrari hem sıralamalarda hem yarışta hızından birer parça kaybetmiş. Sıralama ve yarış hızında gelişen takım ise McLaren olmuş. Takımın problemi bulduğu ve korelasyon sorunlarını hallettiği söylendi. Yine de McLaren öndeki dörtlü bir sorun yaşamadığı taktirde ilk sekizi kapattığı için ancak 9 ve 10. sıra için mücadele edebiliyor. Button 2 pit taktiği ve Rosberg'in sorun yaşamasıyla 9'dan 7.'liğe çıktı, Perez de yine patlayan Mercedes motoruyla 9. sırayı kaptı. Maldonado da Williams'ın ilk puanını. Sezonun en iyi yarışı çıkardı Venezüellalı. Hungaroring'de bir aracın arkasına takıldığında yaptığınız tur dereceleri çok anlamsız hale geliyor, bu yüzden yazıda sayısal değerleri pek fazla göremeyeceksiniz.

Yarışın kaderini belirleyen de trafik oldu zaten. İlk pitlerden sonra Button'ın arkasında dönen ve ertesi turda hemen onu geçen Hamilton'ın aksine yaklaşık 15 tur Button'ın arkasında kalan Vettel galibiyet şansını kaçırmış oldu. Aynı şekilde Grosjean da. Sadece Button da değil pitlerin çıkışında iki kere üstelik aynı yerde Webber'i geçen Hamilton Macaristan'da 7'de 4 yapmayı başardı. Geçen seneki gibi sessiz sedasız yarışı iyi götüren Raikkonen Vettel'in önünde finiş görerek 3 puan fark kapattı. Webber'in yarış içinde 3 pite dönmesi de garip oldu, biraz daha cesur davranıp 2.'liği alabilirdi takım. Massa da öndeki rakibini geçmeye çalışırken Raikkonen'e geçildiğini gördük, bir de anladığımız kadarıyla Button'a pitlerde kaybetti. Perez de Rosberg ve Massa ile Maldonado'nun arkasına takılmasından dolayı mücadele edemedi, galiba. Bu arada Grosjean'a verilen iki ceza da çok ağır geldi sanki, hadi Massa'yı geçişi kuralla uygun olsa da Button'la temasındaki ceza ağır oldu, en azından puan kaybetmedi. Lotus Grosjean'ın yükselen formuyla takımlarda ikinciliğe aday oldu. Sanırım Massa'nın 2014 koltuğu için takımlar şampiyonasına yaptığı katkı önemli olacak, zaten rakiplerinden puan çalabilirse sadece takımına değil Alonso'ya da yardım etmiş olacak.



Artık yaz arası sezonun son kısmına değil, sezonun ikinci kısmına hazırlık anlamına geliyor. 10 yarış geçti, daha 9 yarış var. Vettel'den Hamilton'a 50 puan içinde dört pilotun şampiyonluk savaşı, takımlarda da Mercedes, Lotus ve Ferrari'nin ikincilik savaşı olacak. Peki Mercedes ve Hamilton mücadeleye gerçekten dahil olabilecek mi ? Net bir cevap vermek zor tabii ki fakat Mercedes'in Katalunya'da yaşadığını bir daha yaşaması zor. Sıradaki yarışlardan Spa, Kore ve Hindistan'da genelde serin havalar oluyor. Monza'da da lastikler pek zorlanmıyor. Diğer yarışlar ise ya sıcak hava veya nemin ya da hızlı virajların olduğu pistler. Özellikle Nürburgring'deki aşınmaya yakın sonuçlar görebiliriz, Almanya'daki aşınması seviyesinin de Çin, Bahreyn veya İspanya'daki kadar yüksek olmadığını da unutmamak gerek. Açıkçası en olası tablo Mercedes'in ciddi manada şampiyonluğa dahil olamasa dahi tek tur hızıyla Lotus ve Ferrari'nin yoluna taş koyması. Yani bu lastik aşınmasıyla Mercedes yarış kazanamasa dahi yarışları 3-4-5 civarında bitirerek ortalığı karıştırabilir. Şampiyonluk yarışı için birçok şey söylenebilir şu an ama Vettel'i durdurmak için tek turda fena olmayan Lotus ve Raikkonen daha ön planda gibi. Özellikle Raikkonen tek turda kendi limitlerini aşmalı, aynı şekilde Alonso da. Çünkü Vettel'i yenmek için ekstra bir şeyler lazım gözüküyor, aksi taktirde bu adam 26 yaşında 4. şampiyonluğuna ulaşabilir. Sezonun son kısmına girmeden puan farkı 50 puan civarına çıkarsa Pirelli de daha agresif davranacaktır, bu da şampiyonayı dolaylı değil derinden etkileyebilir. Hepimize iyi tatiller o zaman.






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder